27 Kasım Sabahı Ege Deprem Aktivitesi AFAD ve Kandilli Verileriyle İzleniyor

27 Kasım 2025 sabahı Ege Denizi’nde orta büyüklükte bir sarsıntı kaydedildi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı depremin büyüklüğünü ve derinliğini kamuoyuyla paylaştı. Bölgedeki hareketlilik kıyı kesimlerinde hafif tedirginliğe neden oldu.

Gündem

Ege Denizi’nde 27 Kasım 2025 Çarşamba gününün ilk saatlerinde meydana gelen sismik hareketlilik dikkat çekti. Türkiye, aktif fay hatlarının yoğun olduğu bir coğrafyada yer alıyor. Bu nedenle zaman zaman yer kabuğunda yaşanan hareketlilik yakından takip ediliyor. Sabahın erken saatlerinde gerçekleşen deprem verileri hem Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı tarafından hem de diğer sismik gözlem merkezleri aracılığıyla duyuruldu. Bu tür olaylar bölge halkı için sürekli bir gündem maddesi oluşturuyor.

AFAD tarafından açıklanan resmi verilere göre, sarsıntı saat 03.08 sularında yaşandı. Ölçümlere göre depremin büyüklüğü yerel büyüklük ölçeğinde 4.6 olarak belirlendi. Sarsıntının merkez üssü Ege Denizi açıklarında konumlandı. Depremin odak noktasının yeryüzünden yaklaşık 8.73 kilometre derinlikte olduğu tespit edildi. Bu derinlik, sarsıntının hissedilme derecesini etkileyen önemli bir faktördür.

Bu büyüklükteki bir deprem genellikle çevre illerde ve kıyı şeridindeki yerleşim yerlerinde hafifçe hissedilebiliyor. Kayıtlara geçen ilk bilgilere göre, herhangi bir can kaybı ya da önemli maddi hasar ihbarı gelmedi. Yetkililer vatandaşları sakin olmaya davet etti. Kıyı bölgelerinde yaşayan bazı kişiler kısa süreli bir endişe yaşadılar. Sarsıntının hissedildiği alanlarda resmi makamlar durum değerlendirmesi yaptı.

Aynı gün içerisinde Ege Bölgesi’nin iç kısımlarında da hareketlilik gözlemlendi. Özellikle Balıkesir’in Sındırgı ilçesi civarında yoğun bir mikro deprem serisi yaşandı. Kandilli Rasathanesi ile AFAD kayıtları, Sındırgı merkezli çok sayıda küçük sarsıntının arka arkaya kaydedildiğini gösteriyor. Bu sarsıntıların büyüklükleri genellikle 0.8 ile 2.1 arasında değişiyordu.

Sındırgı’daki bu küçük depremlerin yüzeye yakın olması dikkat çekti. Yer bilimciler, bu tür küçük sarsıntıların genellikle büyük bir depremin öncüsü olmadığını belirtiyorlar. Ancak bölge halkının tedirginliğini artırdığı biliniyor. Saat 06.37 ve 06.38 civarında kaydedilen 2.0 üzeri sarsıntılar da bu hareketliliğin bir parçasıydı. Kara üzerindeki bu hareketlilik, Ege’deki tek sismik aktivitenin deniz olmadığını gösteriyor.

Ege Denizi’ndeki 4.6 büyüklüğündeki deprem uluslararası gözlem ağlarında da yer aldı. Girit Adası civarında da benzer hareketlilikler rapor edildi. Türkiye’nin batı kıyıları ile Ege’nin orta kesimlerindeki bu sismik yoğunluk, bölgenin jeolojik yapısıyla ilişkilendiriliyor. Yetkililer, bölgedeki tüm sensörlerin sürekli olarak veri topladığını ve olası gelişmelere karşı hazırlıklı olunduğunu vurguluyorlar.

AFAD, depremin kesin koordinatlarını ve diğer teknik detayları resmi internet sitesi üzerinden yayınladı. Bu tür verilerin şeffaf biçimde paylaşılması halkın bilgi edinme hakkı açısından önem taşıyor. Vatandaşlar, resmi kaynaklardan gelen bilgileri takip etme konusunda uyarılıyor. Sosyal medyada dolaşan asılsız haberlere itibar edilmemesi isteniyor.

Ege Denizi’ndeki deprem nerede hissedildi?

Ege Denizi’nde meydana gelen 4.6 büyüklüğündeki sarsıntı, odak noktasının deniz üzerinde olması nedeniyle çevre illerin kıyı şeritlerinde hafif bir şekilde algılandı. Özellikle İzmir, Aydın ve Muğla gibi yakın kıyı bölgelerinde yaşayanlar bu sarsıntıyı fark etti. Sarsıntının derinliği, yer üstündeki etkisinin sınırlı kalmasında rol oynadı.

Balıkesir’deki depremler ne anlama geliyor?

Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde arka arkaya kaydedilen küçük ölçekli depremler, yerel bir gerilim boşalması olarak değerlendiriliyor. Bu tür mikro depremler fay hatlarının üzerindeki küçük hareketlenmeleri yansıtıyor. Uzmanlar, bu hareketliliğin tek başına büyük bir deprem riski taşıdığını göstermediğini belirtiyorlar. Bölgedeki sismik dizilim yakından izlenmeye devam ediyor.

Depremin ardından herhangi bir uyarı yapıldı mı?

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, 27 Kasım’daki sarsıntının ardından herhangi bir olağanüstü durum veya tsunami gibi ek bir tehlikeye dair resmi bir uyarı yayınlamadı. Kayıtlara göre herhangi bir hasar oluşmadığı için vatandaşların normal hayatlarına devam etmeleri gerektiği bildirildi. Yetkililer, bölge halkının depreme karşı hazırlıklı olmaya devam etmesi gerektiğini hatırlattı.

Türkiye’nin deprem kuşağında bulunması nedeniyle bu tür sismik olaylar hayatın bir parçasıdır. Yetkililer, hem denizdeki hem de karadaki hareketliliği yakından izliyor. Son günlerde yaşanan bu olaylar, deprem bilincinin sürekli canlı tutulması gerektiğini bir kez daha gösterdi. Halkın deprem anında yapılması gerekenler konusunda eğitimli olması büyük önem arz ediyor.

Kaynaklar: Kaynak1 – Kaynak2