Van’ın Tuşba ilçesi 16 Ekim 2025 tarihinde bir depremle sarsıldı. Kandilli Rasathanesi depremin büyüklüğünü 3.5 olarak ölçtü. Sarsıntının beş kilometre gibi düşük bir derinlikte gerçekleşmesi endişeye yol açtı.
Van kentinde kısa süreli bir endişe yaşandı. 16 Ekim 2025 tarihinde yerel saatle 19.14’te sarsıntı hissedildi. Merkez üssü Tuşba ilçesi olarak belirlendi. Kandilli Rasathanesi depremin büyüklüğünü 3.5 olarak duyurdu.
Depremin derinliği ise beş kilometre ölçüldü. Bu düşük derinlik nedeniyle sarsıntı belirgin şekilde hissedildi. Can veya mal kaybı bildirilmedi. Fakat bölge halkı büyük bir panik yaşadı. Van aktif deprem kuşağında yer almaktadır.
Türkiye son dönemde yoğun deprem hareketliliği yaşıyor. Vatandaşlar bu sarsıntılar nedeniyle sürekli endişe taşıyor. Kütahya ve Muğla gibi batı illerinde de hareketlilik vardı. Doğu Anadolu Fay Hattı üzerindeki bölgeler sürekli izleniyor. Bu son sarsıntı bölgedeki gerginliği artırdı.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) durumu hemen takip etti. Kandilli Rasathanesi detaylı verileri anında yayınladı. Halk panikle “Deprem mi oldu” sorularına yanıt aradı. İnternette yapılan aramalar hızla artış gösterdi.
Van’da kaydedilen sarsıntı ne kadar güçlüydü?
Tuşba’daki 3.5 büyüklüğündeki deprem önemli bir hasara yol açmadı. Yerleşim yerlerine yakın bir alanda meydana geldi. Depremin bu kadar hissedilmesi vatandaşları korkuttu. 2011 yılında yaşanan büyük felaket hafızalarda tazeliğini koruyor. Bu nedenle bölge halkı her sarsıntıyı büyük bir dikkatle karşılamaktadır.
Jeoloji uzmanları tüm ülkedeki fay hatlarını inceliyorlar. Alanında yetkin isimler sismik stresin arttığını belirtiyor. Türkiye’nin dört bir yanından peş peşe sarsıntı haberleri geliyor. İstanbul ve Çankırı gibi büyük kentlerde de hareketlilik gözlendi.
Prof. Dr. Osman Bektaş gibi isimler önemli uyarılar yapıyor. Bektaş, bölge faylarının artan stres altında olduğuna dikkat çekti. Artan gerilimin ilerleyen dönemlerde büyük depremlere zemin hazırlayabileceği belirtiliyor. Batıdaki Simav-Gediz faylarının oluşturduğu küme de bu duruma örnek teşkil ediyor.
Bölge halkı sarsıntıyı nasıl karşıladı?
Van’da ikamet eden pek çok kişi korku yaşadı. Depremin hemen ardından sosyal medyada paylaşımlar başladı. Perşembe akşamı yaşanan bu olay bölge gündemine oturdu. Vatandaşlar depremin şiddetini ve merkezini araştırdı. AFAD’ın ve Kandilli’nin listeleri detaylıca incelendi. İnsanlar geceyi tedirgin geçirdi.
Deprem haberleri ile ilgili araştırmalar her zaman yoğunluk kazanır. Sarsıntı hisseden çok sayıda vatandaş yanıt arar. “Nerede oldu ve kaç şiddetindeydi” gibi sorulara cevap aranır. Van’daki sarsıntı da benzer bir araştırma dalgası yarattı.
Uzmanlar artan sismik baskının dikkate alınması gerektiğini vurguluyor. Türkiye’nin genel olarak depreme hazırlıklı olması gerekiyor. İnşaat standartlarının titizlikle uygulanması büyük önem taşıyor.
Ege Denizi’nde ve diğer bölgelerde de sarsıntılar meydana geldi. Türkiye deprem kuşağının en aktif yerlerinden biridir. Bu durum sürekli hazırlıklı olmayı zorunlu kılıyor. Deprem bilimciler binaların sağlamlığına özellikle dikkat çekiyor. Güvenli yaşam alanları oluşturmak hayati önem taşıyor.
Uzmanlar Türkiye’deki son durumu nasıl değerlendiriyor?
Jeoloji uzmanları mevcut durumu kaygı verici buluyor. Muğla çevresi ve diğer aktif fay bölgeleri izleniyor. Girit-Rodos gerilme kaynağından kuzeye doğru bir stres transferi olduğu düşünülüyor. Bu durum fayları gerilimle yüklüyor. Van da bu geniş sismik hareketliliğin bir parçasıdır.
Van’daki 3.5 büyüklüğündeki deprem bölgesel bir olay olarak kayıtlara geçti. Ancak ülke çapındaki sismik hareketliliğin sürekli bir göstergesidir. Kütahya, Çankırı ve İstanbul’da da ardışık sarsıntılar kaydedildi.
Fay hatları üzerindeki baskı artmaya devam etmektedir. Yetkililer vatandaşları deprem anında yapılması gerekenler konusunda bilgilendiriyor. Deprem bilinci yüksek tutulmalıdır. Bu tür küçük sarsıntılar büyük olayların habercisi olabilir. Tedbirli olmak gerekmektedir. Bölgedeki hareketlilik yakından takip edilmeye devam edilecektir.